Dirk Kuyt etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Dirk Kuyt etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3 Şubat 2013 Pazar

Transferler Üzerine

Fenerbahçe'nin yeni transferleriyle birlikte oyun sistemini değiştirmesi gerekiyor. Alex sonrası herkes 4-4-2 formasyonuna geçileceğini düşünüyordu. Ancak hoca, yeterli kadro derinliğine sahip olmadığını düşünüyor olacaktı ki Alex'ten sonra da 4-2-3-1'e devam etti. Peki Fenerbahçe 4-4-2'yi nasıl oynayabilir; bunun için alternatif oyuncuları da gösteren bir kadro hazırladım:


Bu kadronun en büyük dezavantajı; fazla ofansif olması. Bu nedenle bu kadro daha çok iç saha maçlarında tercih edilebilir.

4-4-2'ye oranla daha dengeli bir kadro için 3 merkez orta saha oyunculu bir kadro da tercih edilebilir:




1 Ocak 2013 Salı

İlk Yarının En Çalışkanı: Dirk Kuyt

Kuyt'la ilgili daha önceki yazılarımda O'na olan güvenimden bahsetmiştim. İlk yarıdaki istatistiklerine bakınca O'na olan güvenim konusunda haklı olduğum ortaya çıkıyor.



_________________________________________________________________________________


İlk yarının "en'li" futbolcu istatistiklerine bakacak olursak Fenerbahçe'den sadece Kuyt'ın listelerde olduğunu görürüz.


Kuyt'ın bireysel istatistiklerine bakacak olursak; ilk gözümüze çarpan

* Sahanın birçok bölümüne ayak basması



* Hasan Ali'den sonra en uzun süre sahada kalan oyuncu olması

    

Beklentilerin altında kalan istatistikleri ise

* Girdiği gol pozisyonu ve attığı gol sayısı

    

_________________________________________________________________________________


Sonuç olarak Kuyt, ilk yarıda takımın, en çalışkan ve en akılda kalan ismi olmayı başardı. Adaptasyon sorunu yaşamaması ve yaşına rağmen sahip olduğu enerji onu diğerlerinden üstün kılan özellikleri.


  *istatiskler için www.matchstudy.com'a teşekkürler

1 Aralık 2012 Cumartesi

Alex Sonrası Fenerbahçe

Bu yazıda sadece, Alex'ten sonra saha içinde değişen şeylerden bahsedeceğim. İşin duygusal boyutuna girersek çıkamayız.

Alex gittikten sonra herkes Fenerbahçe çift forvet oynar diye düşünüyordu. Çünkü Aykut Kocaman'ın en büyük hayali olan Alex'siz sistemin; çift forvete dayalı olacağını tahmin ediyorduk. Yanıldık...

Fenerbahçe Alex'ten sonra 4-2-3-1 oynamaya devam etti. Kadro genellikle şöyleydi:

Alex'siz 4-2-3-1 formasyonu

Bu kadro Aykut Kocaman'ın tüm isteklerini karşılıyordu. Çünkü bu takım: Alex'siz, koşan, gerektiğinde baskı yapan, maç sonlarında, rakip kim olursa olsun geriye yaslanan bir takım.

Önde basması, pas yapması, koşması, savaşması bu takımı diğer kadrolardan ayıran özellikleriydi.

Bu kadronun olumsuz yanı maç içinde çok dağınık olması. Sow ve Kuyt'ın sürekli yer değiştirmesi sadece rakibin değil kendi takım arkadaşlarının da kafasını karıştırıyor. Ancak zamanla, takım birbirine alıştıkça bu gibi hatalar azalacaktır. Bir diğer olumsuz yanı ise yaratıcı oyuncunun olmaması. Kapalı savunmaları her zaman savaşarak açamayabilirsiniz. Bu nedenle son günlerde 10 numarada oynayabilen isimler sıkça gündeme gelir oldu.

Alex'siz Fenerbahçe'de saha içinde bir lider yok. Antalyaspor, Eskişehirspor gibi maçlarda soyunma odasına gitmeden, takımı saha içinde toparlayacak bir oyuncu yok. Volkan kale sahasından olaylara en fazla ne kadar müdahale edebilir bu da ayrı bir soru işareti.

Alex'ten sonra duran toplarda Fenerbahçe öngörülen sıkıntıyı yaşamadı. Alex'le Gökhan'ın kornerlerdeki ön direk organizasyonuna devam edildi. Bu sayede goller gelmeye devam ediyor.

Alex'siz Fenerbahçe'de bence en şanssız isim Sezer Öztürk. Çünkü eğer Alex'le biraz daha fazla oynayabilseydi Ondan öğreneceği çok şey vardı.

Son olarak Alex'siz Fenerbahçe'de benim ilgimi çeken tek şey sahadaki çubuklu forma.

28 Ağustos 2012 Salı

Mr. Duracell Dirk Kuyt

3 Haziran 2012... Ntv Spor'da son dakika... Fenerbahçe Hollanda'lı yıldız Dirk Kuyt'la 1 Milyon Euro karşılığında 3 yıllık sözleşme imzaladı...

Tüm Fenerbahçe taraftarı çok sevinmiştik o an. Fenerbahçe'miz çok büyük bir oyuncuyu kadrosuna katmıştı nasıl sevinmeyelim? Onun oynayacağı futbolu görmek için sabırsızlanıyorduk.



21 Haziran 2012... Kadıköy Şükrü Saraçoğlu Stadyumu... Kuyt'ın imza töreni.
"Kuyt Kuyt Kuyt Oley Oley Oley" Fenerium alt tribünü bütün Kadıköyü sallıyordu... Kuyt önce imzayı attı sonra, bugüne kadar çok büyük, çok değerli insanların giydiği o kutsal çubuklu formayı giyip tekrar sahaya geldi. Başladı şov yapmaya. Kuyt'la taraftar arasındaki ilk görüşte aşk.


Fenerbahçe Kariyeri... Kuyt için ilk 3 maç takıma adapte olması için yetti. Oynadığı dördüncü maçta Vaslui filelerini iki kez havalandırarak "İşte başlıyoruz" dedi. Attığı iki gol bize Romanya'da tur kapısını açtı. Oynadığı diğer maçlarda da gollerini atmaya devam etti.  Galatasaray'a, Elazığspor'a, Spartak Moskova'ya ve Gaziantepspor'a birer gol atarak 6 resmi maçta 6 gol atmış oldu. Ama biz onu gollerinden çok inancı, takımı ateşlemesi ve harcadığı emek için sevdik. Kuyt'a olan güvenimiz ve inancımız tam. O da artık aileden biri. 3 sene boyunca onunla çok büyük işler başaracağız.


Yukarıdaki resim başka bir blogdan alınmıştır


Kuyt ve arkadaşları için bir sonra ki hedef Spartak Moskova. Evimizde turu atlayıp içteki ve dıştaki tüm düşmanlara karşı kesin zaferimizi ilan edeceğiz. Haydi Kuyt! Haydi çocuklar! Haydi büyük Fenerbahçe'nin büyük taraftarı!